/
3 mins read

Yumruklu Yıldıza Saygı

YOL Dergi’nin Mart 2024 tarihli 14.sayısında yayınlanmıştır.



Devrimci Yol yetmişli yıllarda THKP-C’nin mirasını devralan, onu yorumlayarak ve içererek aşmayı başaran bir siyasal hareket olarak ortaya çıktı. Türkiyeli devrimcilerin faşizme karşı mücadelesinin en önemli odak noktalarından biriydi. Üniversitelerde, mahallelerde, fabrikalarda, maden ocaklarında köylü mücadelelerinde binlerce Devrimci Yol militanı faşizme karşı mücadeleyi örgütledi. Bu mücadele sırasında onlarca Devrimci Yol militanı faşistler tarafından öldürüldü, yaralandı. 

Böylesine yoğun bir mücadele sırasında binlerce kişinin umut beslediği bir devrimci hareketin simgesi olan yumruklu yıldızlı amblemi de ülkenin bütün duvarlarında meydanlarında direnişin simgesi oldu. Yoksul gecekondu mahallelerinde duvarlara Devrimci Yol amblemini çizerken onlarca devrimci, faşist kurşunların hedefi oldu. Okulunda sıralara Devrimci Yol amblemini kazıyan gencecik insanlar, öğretmenler okullarından atıldı, çeşitli baskılar gördü. Yeni Çeltek’te maden işçilerinin öfkesinin, Adana’da Tekel işçilerinin direnişinin, Malatya’da, Sivas’ta kurulan barikatların, devrimci gençlerin, Fatsa’da yeni bir hayatın simgesi oldu.

Son yıllarda geçmişe ilişkin yaşam öykülerinin yer aldığı, bazıları geçmişte sorumluluk üstlendikleri bölgelere ilişkin gözlemlerini aktaran, bazen devrimci hareketin geneline ilişkin analizlerin de yer aldığı kitaplar yayınlanıyor. Uşak kitabı gibi kolektif bir çalışma ürünü olan çalışmalar da var. 

Elbette geçmişe dair bu tür anlatımlar, dürüstlük konusu bir yana, öznesinin bulunduğu koşullar ve çevreyle sınırlı, şu veya bu ölçüde öznellik ve insani yanılsamalar taşıması nedeniyle geçmişin tarihsel bir gerçekliği olarak algılanması, onun yerine ikame edilmesi doğru olmaz. Tarih tek tek bireylerin yaşadıklarını aşan; birçok tekil olgu ve yaşanmışlıktan çok daha farklı bir durumdur.

Bir insanın bugüne nasıl baktığı, hayatın içindeki konumu hangi ideolojik bakış açısıyla bugünü kavradığı, geçmişte yaşananlara bakışını da belirliyor; gerçeklikten kopuşlara da yol açabiliyor. Bugün liberal fikirlere savrulan birinin geçmiş hakkında sağlıklı bir değerlendirme ve aktarım yapması da beklenemez.

Öte yandan, bütün kısıtlara ve olumsuz örneklere karşın, ne olursa olsun, ülkemizde yaşanmış en geniş, zengin devrimci mücadele tarihinin değerlerini ve derslerini o günlerde yaşayanlar tarafından dürüstlükle aktaran çalışmaların, bugün siyasi pratiğin içindeki devrimci mücadeleye ve geleceğe de yol gösterici yönleriyle çok değerli olduğu söylenebilir.

Bunun yanı sıra samimiyet, dürüstlük ve etik bakımından olumsuz örneklerin de hiç de az olmadığını maalesef eklemek zorundayız. Bir yayıncı “kapağında yumruklu yıldız olan bir kitabı, içeriğinin ne olduğuna bakmadan yayınlarım” diyebiliyor. Bu şekilde ortaya çıkmış birçok örnekte çok satsın diye kitap kapaklarını süsleyen yumruklu yıldız, eskiden hareketin içinde bir şekilde yer almış insanlar tarafından da maalesef bir para kazanma aracına dönüştürülebiliyor; sorumsuzca, yalan yanlış, gerçek dışı aktarımlarla bir bilgi kirliliğine de yol açılabiliyor. 

Bir başkası bugünün siyasi pratiklerinin dışında, magazinsel dedikodulardan öğrendikleri kırık dökük bilgileri Devrimci Yol gerçeği olarak sunmak için kapakları yumruklu yıldızla süslenmiş kitaplar yayınlıyor. Bir Devrimci Yol uzmanıymış gibi o şehir senin bu şehir benim dolaşıp, o tarihe hala büyük bir gönül bağıyla bağlı insanları “müşterileri” haline getirmeye çalışarak, arkasında koskocaman fedakarlıklarla oluşan bir tarih yatan Yumruklu Yıldızı bu tarih bizim diye diye bir ticaret nesnesine dönüştürerek… Üç kuruş para kazanma uğruna gelinen yer bu.  

Bu da o geçmişin çürüyen yanımızdan başka bir şeyi değil.

12 Mart yenilgisi sonrasında da dönemin gazete köşelerinde THKP hareketini eleştiren bireysel söyleşi ve tefrikalar yayınlanmasına karşı “bir devrimci hareketin ancak devrimci bir hareket tarafından değerlendirebileceği” şeklinde bir bildiri yayınlanmıştı. O bildiriyi yayınlayan devrimci gençler daha sonra, yetmişli yıllarda THKP-C’nin mirasını devralan, onu yorumlayarak ve içererek aşmayı başaran bir siyasal hareket olarak Devrimci Yolu yaratmayı başardılar. 

Şimdi yapılması gereken de özünde bundan başka bir şey değil; yıllar geçtikten sonra hala geçmiş devrimci hareketi orasından burasından çekiştirmek yerine, yumruklu yıldızın yolundan giderek, dünyanın ve ülkemizin bu günkü gerçeklerine göre dönüştürerek içeren bir devrimci siyaseti geliştirmektir. 

Previous Story

Seçimlerde Sol

Son Yazılar

Seçimlerde Sol

Sınıflar mücadelesinin dinamiklerini hesaba katmayan, siyasal mücadeleyi egemen klikler arası bir mücadeleye indirgeyen bir bakış açısı

Halkın Gazetesi Demokrat

“DEMOKRAT, halka ait olan ne varsa, halkın aydınlık geleceğine, iyiye, güzele, doğruya, kardeşliğe, özgürlüğe ait ne

Yaparsan Yol Olur

Seçim sonuçlarının kendiliğinden ülkenin geleceği açısından tek adam rejiminden kurtuluşa götüremeyeceği; sürecin devrimci bir dönüşümün yolunu